• 01-Tas-Kalmadan-yag2
  • 02-Hic-Kimseyi-yag2
  • 03-Kanima-Karisan-yag2
  • 04-Bu-Ask-Degil-yag2
  • 05-Yalanci-yag2
  • 06-Mumkun-Degil-yag2
  • 07-Aksamdan-Kalma-yag2
  • 08-Kedilerin-Gunu-yag2
  • 09-Kuslari-Dinle-yag2
  • 10-Sarmal-Dongu-yag2
  • 11-Benim-Kedim-Olmak-yag2
  • 12-Bir-Kadeh-Sonra-yag2
  • 13-Sevgililer-Gunu-yag2
  • 14-Bir-Is-Bir-Es-yag2

Taş Kalmadan (5 Mayıs 2001)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Nefretin adını asla anmadan
Sevgiden aşktan canın yanmadan
Dostlar yolda bir bir yitmeden
Göz göre göre yapa yalnız kalmadan

Bıkma sakın aramaktan
Bıkma sakın aramaktan
Altına bakılmadık taş kalmadan

Geçmişi yırtıp ateşte yakmadan
Eski günleri hiç unutmadan
Hiç kimseyi defterden silmeden
Yalnızlığına teslim olmadan

Bıkma sakın aramaktan
Bıkma sakın aramaktan
Altına bakılmadık taş kalmadan

Rüzgar esip uzağa savrulmadan
Yüzdüğün duru sular bulanmadan
Son tren istasyondan gitmeden
Şarkına yeni bir kafiye bulmadan

Bıkma sakın aramaktan
Bıkma sakın aramaktan
Altına bakılmadık taş kalmadan

Bıkma sakın aramaktan
Bıkma sakın aramaktan
Altına bakılmadık taş kalmadan

Hiç Kimseyi (22 Şubat 2002)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Durunca birden geçmişe döndüm
Yirmi yıl önce yüzünü gördüm
Yıllar var adını bile unutmuştum

Yankılandı belleğimde
Canlanıverdi gözlerimde
Sence henüz birer küçük çocuk muyduk

Ve ben hiç kimseyi sevmedim senin gibi
Ve ben hiç kimseyi sevmedim senin gibi

Kar altında okul yolunda
Dinlerim elbet can kulağıyla
Ah, bu kadar kolay yorulmasaydık

Sözün bittiği yerdeydik
Söze yeniden başlayamadık
Şu bankta biraz daha otursaydık

Ve ben hiç kimseyi sevmedim senin gibi
Ve ben hiç kimseyi sevmedim senin gibi

Senin sevdiğin gibi
O günlerde
“Aklın nerede?”
Diye sormadın

Şimdi herkes kendi yolunda
Geçti yıllar acımasızca
Şu ışıkta biraz daha takılsaydık

Hareket ettim en sonunda
Yaşamın bu dört yol ağzında
Bir daha asla rastlaşmadık

Ve ben hiç kimseyi sevmedim senin gibi
Ve ben hiç kimseyi sevmedim senin gibi

Kanıma Karışan (Kasım 1992)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Belki de biraz yorgunum
Belki de çoktan bıkmışım
Belki de biraz yaşlanmış
Belki de çokça zorlanmış

Sana bir insanı anlatsam
Seninle bir yolculuk yapsam
Ey zaman, yoluma hiç hiç çıkmasan
Her şeyi yeniden yaşasam

Belki de kızgınsın bana
Belki de küskünsün bana
Belki de yıllar yıpratmış
Belli ki her şey değişmiş

Bana usulca yaklaşsan
Seninle geçmişe uzansam
Ey zaman, yoluma hiç hiç çıkmasan
Her şeyi seninle yaşasam

Yürüyoruz seninle
Bir sonsuz çayırdayız
Gelincikler kana bulamış
Renksiz ıssızlığı
Sesini duyar gibiyim
Sağıma bakıyorum, sensiz
Soluma bakıyorum, sensiz
Sensizlik bir zehir
Kanıma karışan

Belki de saat geç olmuş
Belki de çoktan uyunmuş
Belki de düşler çakışmış
Belki de birden uyanmış

Sana usulca dokunsam
Saat, henüz çalmasan
Ey zaman, yoluma artık çıkmasan
Yeni bir güne başlasam

Bu Aşk Değil (5 Kasım 2000)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Birlikte sürttük sokaklarda
Birlikte dövüştük kuytuda
Sinema lobilerinde
Kafeterya köşelerinde
Yaralarımızı sardık, hiç yenilmedik

Birlikte tırmandık dağlara
Birlikte kaybolduk ormanda
Köprüden aşağı balıklama
Belinde kalın bir halatla
Ama hiçbirini sonuna erdirmedik

Ve bu aşk değil
Bu aşk değil
Adı aşk değil
Buna sen ne dersen de
Ama çok mühim

Ve bu aşk değil
Bu aşk değil
Adı aşk değil
Buna sen ne dersen de
Ama çok mühim

Geçmişte hep bir korkum vardı
Herkesten gizlerdim vaktiyle
Kötü düşler görmek istemezdim
Onun için hep uyanık yatardım
Ama şimdi bak yine aynı şey oldu işte

Ve bu aşk değil
Bu aşk değil
Adı aşk değil
Buna sen ne dersen de
Ama çok mühim

Ve bu aşk değil
Bu aşk değil
Adı aşk değil
Adına sen ne dersen de
Ama çok mühim

Yalancı (1995)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

O hep kentlerden söz eden
O gerçekte bir yalancı
Ben hapsolmuşum gemimde
On binlerce mil ötede

Görünmez kentlerde
Tükenmez dertler içinde
Görünmez kentler
Tükenmez dertler

O uslanmayan bir gezgin
O hep şarkılar söyleyen
Hiç yazılmamış öyküler
Ve hep masallar anlatan

Görünmez kentlerde
Tükenmez dertler içinde
Görünmez kentler
Tükenmez dertler

Elbette o bir yalancı
İstenmeyen bir yabancı
Elbette o bir yalancı
İstenmeyen bir yabancı

Elbette o bir yalancı
İstenmeyen bir yabancı
Elbette o bir yalancı
İstenmeyen bir yabancı

Mümkün Değil (17 Aralık 2003)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Aklımdan çıkman mümkün değil
Aklından geçen hiç zor değil
Bir kez sevdim, bir daha
Sevmem artık kimseyi
Ama aklımdan çıkman mümkün değil

Dalmış gitmişim gözlerinde
Hırçın huzursuz gecelerimde
Bir kez gördüm, bir daha
Şeytan görsün yüzünü
Ama aklımdan çıkman mümkün değil

Sesler çınlıyor odalarda
Yansıyan senin sesin yine
Son kez duydum, bir daha
Duymam artık kimseyi
Ama aklımdan çıkman mümkün değil

Aklımdan çıkman mümkün değil
Aklından geçen hiç zor değil
Son kez sevdim, bir daha
Sevmem artık kimseyi
Ama aklımdan çıkman mümkün değil

Akşamdan Kalma (13 Haziran 2000)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Akşamdan kalma günler
Bir yarım baş ağrısı
Bardak çanak üst üste
Açık kalmış perdeler
Bir çınlamadır kulağımda
Bir bulantı içimde
Geçer elbet yarından sonra

Akşamdan kalma günler
Bana seni hep hatırlatan
Gözlerim arar seni
Köşe bucak eve her dönüşümde
Adresin masa üstünde
Bir burukluk içimde
Geçer elbet yarından sonra, hah haaa

Akşamdan kalma günler
Kahve fincanlarında
Boynu bükülmüş çiçekler
Yarım kalmış dergiler
Bir huzursuzluk çöktü ve
Bir hüzün sardı şimdi
Geçer elbet yarından sonra

Akşamdan kalma
Akşamdan kalma
Akşamdan kalma
Akşamdan kalma
Akşamdan kalma akşamlarda

Akşamdan kalma
Akşamdan kalma
Akşamdan kalma
Akşamdan kalma

Kedilerin Günü (Ocak 1986)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Sokakta bir sıkıntı
İnsanlar uyur gezer mi
Ne bir renk ne bir ışıltı
Derinden bir kıpırtı

De bana gözün kara mı hala
Son yağmurlar düşmeden
Gitmeli sesin peşinden
Son yağmurlar düşmeden

Bir zaman kuşlar öterdi
En güzel gülüşleriyle
Oysa şimdi o buruk gölde
Sandallar bükük boyunlu

De bana gözün kara mı hala
Son yağmurlar düşmeden
Gitmeli sesin peşinden
Son yağmurlar düşmeden

Oynayan bir çocuktun
Terkedilmiş kalabalıkta
Bir fısıltı beklediğin
Bir gürültü bilmediğin

De bana gözün kara mı hala
Son yağmurlar düşmeden
Gitmeli sesin peşinden
Son yağmurlar düşmeden

Akşamın serinliğinde
Damlalar uçuştu birden
Sen ve ben o yitik odaktan
Gözledik çok uzaklardan

De bana gözün kara mı hala
Son yağmurlar düşmeden
Gitmeli sesin peşinden
Son yağmurlar düşmeden
Son yağmurlar düşmeden

Kuşları Dinle (Haziran 1996)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Bana durmadan kendinden söz ettin
Koca bir akşamı boşa harcadın
Duymak bunları hiç geçmezdi aklımdan
Belli ki beni yanlış anladın

Sözcüklerin tek tek hiç anlamı yoktur
Ardı ardına dizsen de
Oysa ne güzel hayaller kurmuştum
Belki de bir mucize
Şimdi kulak ver ve kuşları dinle

Bana söz ettin geldiğin uzak kentten
Doğrusu onu hiç tanımadım
Bir haritanın yırtılmış köşesinde
Kaybolup gitmiş çizgilerde

Bulanıklaşmış ve bir tek adı kalmış
Belki de bir söylence
Oysa kentler hep soluk alıp verirler
Bence bu bir bilmece
Şimdi kulak ver ve kuşları dinle

Yolun düşerse geçerim oralardan
Karşılaşırız istasyonda
Gaz lambasının titrek ışığında
Kendi halinde bir sofrada

Yabancıyım şimdi
Adını unutmuş
Silinmiş belleğim de
Geriye kalan küçük kırıntılarsa
Giderek tükenmekte
Şimdi kulak ver ve kuşları dinle

Sarmal Döngü (Mart 1986)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Bir adım yüksektesin, ama aynı konumda
Bin yıl yaşlanmışsın aynı dalga boyunda
Döner döner bunalır, ararsın başlangıcı
Bakarsın gerilere, görürsün derinlerde

Sarmal bir döngüdesin
Tırmansan ne fayda
Eninde ve sonunda orada
Sarmal bir döngüdesin
Tırmansan ne fayda

Yürümekten yorulur bırakırsın kendini
Varmak istediğin han, bir kaç kulaç önünde
Ilık bir uyku için son bir çaba, bir istim
Tanırsın kapısını buradan da geçmiştin

Sarmal bir döngüdesin
Tırmansan ne fayda
Eninde ve sonunda orada
Sarmal bir döngüdesin
Tırmansan ne fayda

Eskir ezik bedenin, her gün bir kaç parça
Yorulmaz peşin sıra soluğu hep sırtında
Tekrar yola koyulur, diretirsin delice
Dönemeç bitmez dönelir kulenin çevresinde

Sarmal bir döngüdesin
Tırmansan ne fayda
Eninde ve sonunda orada
Sarmal bir döngüdesin
Tırmansan ne fayda
Eninde ve sonunda: Nokta

Benim Kedim Olmak (1999)
Söz ve müzik: Gökalp Baykal

Almış başını çekip gidersin
Kimseye metelik vermezsin
Her zaman suçu bende ararsın
Bir de dön bak kendine

Senin sesin çınlar yine
Senin kokun sinmiş
Evin her köşesine
Senin sesin çınlar yine
Senin kokun sinmiş
Evin her köşesine

Herkes kıvrılmış uyurken
Dam tepelerinde gezersin
Ne var bu bahçenin dışında
Yolların halini bilirsin

Senin sesin çınlar yine
Senin kokun sinmiş
Evin her köşesine
Senin sesin çınlar yine
Senin kokun sinmiş
Evin her köşesine

Kalbim çarparken deli gibi
Ağaçtan ağaca geçersin
Her sözüme bir burun kıvırırsın
Beni çılgın mı zannedersin

Senin sesin çınlar yine
Senin kokun sinmiş
Evin her köşesine
Senin sesin çınlar yine
Senin kokun sinmiş
Evin her köşesine

Benim kedim olmak kolay
Benim kedim olmak kolay
Desem yalan

Benim kedim olmak kolay
Benim kedim olmak kolay
Desem yalan, yalan, yalan

Bir Kadeh Sonra
Söz: Gökalp Baykal – 4 Haziran 2005
Müzik: Sabih Cangil

Sorma, bana sorma neredeydim
Bir orada bir burada seninleydim
Herkes gerçeğin farkında ama
Yine de ona benden söz etme

Yorma, beni yorma sözlerle
Kırma, beni kırma böylesine
Asla, böyle olsun istemedik
Yine de ona benden söz etme

Bir kadeh sonra kalkıp gideceksin
Küçük kedim özler seni
Derbeder kalakalmışım ben bu odada
Gece başlar
Söyle sabah nasıl olur

Sorma, bana sorma neredeydim
Bir orada bir burada seninleydim
Herkes gerçeğin farkında ama
Yine de ona benden söz etme

Bir kadeh sonra kalkıp gideceksin
Küçük kedim özler seni
Derbeder kalakalmışım ben bu odada
Gece başlar
Söyle sabah nasıl olur